❈
Ziya Sürgit, 1940 yılında dostları ile hem hoşça vakit geçireceği hem de yiyip içeceği “Tek Tekçi” olarak anılan küçük bir mekan açar. “Ziya’nın Yeri” olarak anılan mekan, zamanla yakın arkadaşlarının isteğiyle adını “Yalova”ya bırakır. İsmini, Ziya Beyin en yakın arkadaşının köyünden alan mekan, tek tekçi olarak başladığı noktadan sabahları çorba, öğle yemekleri derken zamanla tam bir lokanta haline dönüşür. Ziya Beyin vefatının ardından oğulları Şeref ve Mehmet Yalova’yı, tarihi Yalı Hanı’nın çarşıya bakan tarafında bir süre işlettikten sonra, şimdiki yerine, tarihi balık halinin üst katına turistik lokanta olarak taşır. 44 yıl sonra 1984 yılında Yalova, önce amcası Mehmet’in, daha sonra da babası Şeref’in vefatıyla birlikte 3. kuşak temsilcisi Ertuğrul Sürgit’e devir olur.
Yalova, Osmanlı döneminde “Gedikli” diye anılan geleneksel meyhane kültürünü günümüzde de yaşatıyor. Kurulduğu 1940 yılından günümüze kadar geçen zamanda, Çanakkaleliler ile birlikte önemli bir sosyal kimlik oluşturarak, her müdavimi ile kurduğu ilişkisini dostluk temeline oturtuyor ve ilke olarak benimsiyor. Lezzet ve hizmetin dorukta olduğu bir kalite anlayışıyla hareket ediyor. Balığın ve deniz ürünlerinin en iyi örneklerinin hazırlandığı çağdaş Akdeniz Mutfağının tüm tatlarını sürekli yenileyerek sunan Yalova, lezzet ve kalitesinden ödün vermeden, anılarına sahip çıkarak Çanakkale limanının en güzel köşesinde, deniz kıyısında müdavimlerini en iyi şekilde ağırlıyor; kurduğu dostluklar ve paylaşımlarla kuşaklar boyu sürdürdüğü kültürünü ve geleneğini geleceğe taşımayı hedefliyor.
❈